25 Haziran 2008 Çarşamba

Anam yirim!

Benim bu internet ortamında en beğendiğim şeylerden birisi microsoft office yardımıyla yapılmış edası uyandıran eski kasa internet adresleri. Sayıları çok az artık onların. İnternet'in potansiyeli çılgınlar gibi patlayınca reklam ajansı gibi şirketler internet sitelerini yönetir oldu. Tabi en önemli izlenim dışgörünüş olduğu için uzay çağında siteler tasarladılar bizlere.

Oysa ben karşıyım 10 sene içerisinde bu kadar gelişilmesine. Kapitalist dünyanın düzeni bu, sürekli olarak insan kendini geliştirmek zorunda hissediyor ama önce bir şunun tadını çıkarsaydık be kardeşim...

Bu eski kasa internet sitelerine verebileceğim ilk örnek ek$i sözlük olur. Yazarların vs. amatörce, bir heves yarattıkları temalar göze gerçekten hoş geliyor. Ancak artık ekşi sözlük hayvanlar gibi reklam aldığı için iki de bir karşısınıza o şirin sade görüntü yerine ebesinin amı markasının ürünü-sloganı geliyor. Dön bebeğim diyorsun dönüyor Allah'tan..

Aslında benim bu merakıma sanal alemde ana rahmine dönüş sendromu diyebiliriz. Ben başladığım yere dönmek istiyorum. O ilk bilgisayara sahip olduğum zamana, o zaman oynadığım oyunlara... Ancak ne yaparsanız yapın o zevki vermiyor hiç bir şey... Üstelik bunda bir diğer etken de artık her şeyin insanın gözüne daha basit görünmesi. Eskiden teknoloji kullanmak, internete girmek olağanüstü birşeydi. Kendini ayrıcalıklı hissediyordun. Artık gerçekten dünyayla bağlantı kurabiliyorum diyordun. Kendini kandırıyordun anlıyacağın... Bu gerçeklerle yüzleştikten sonra, yani internet sadece ve sadece msn olduğunda hayatında, gerçekten yıkılıyorsun.

Ben o eski heyecanı arıyorum...
Bu ruh halimi körükleyen beni geçmişe götüren ise yine ek$i sözlük oldu. İnternet fenomenlerini ortaya döken bir başlık vardı. İşte bir anda "ahaha ben bunları biliyorum ya harika eskiden bunlara gülerdik dimi" diye atladım olaya... Yalnız bende bir anda hayal kırıklığı yaratan bir hadise oldu bu olay. Eskiden 56k bağlantı ile 2-3 dakikada açılan sayfa, ışık hızında karşıma geldi. Tokat gibi çarptı, elimi suratıma götürdüm şaşkın bir ifadeyle "noluyor lan" dedim, eline koluna hakim ol diye çıkıştım... Gerçekten çok üzülmüştüm, eskiden binbir heyecanla girdiğimiz sitelerin bok gibi yere yapıştığını gördüğümde...





Mahir'in sitesi mesela, toplasan siteyi 1 mb etmez tüm belleği ile, oysa biz bu adamın sitesine girip, resimlerinin yüklenmesini bekleyene kadar anamız ağlıyordu. İnsan gülmek için bu kadar bekleyemez.
Ondan sonra pokeimam... ilk izlemeye kalktığımda 25 dakika beklediğimi hatırlarım. Yüklenmiyordu ki, dondu sanıyordunuz üstelik, internet o denli faciaydı.

Benim bu tip sitelere merakımın bir diğer ayağı, ilk oyunlarıma sahip olduğumda onları oynarken, networking vs. yazılarına öyle bakardım. Bunlar da ne işe yarıyor acaba diye. Bilmezdim ki nete bağlanıyormuş. Uzun süre hiç uğramadım bile onlara, sonra bir gün "heroes of might and magic II" adlı oyunumda denedim, internet explorer'ı açmaya çalıştığını farkettim. Sonra bir gün bir cesaret taktım 56k'yı bağlandım. Büyülenmiştim. İnsana bambaşka hisler veriyordu. Allah'ım şu anda 3do dolaylı yoldan da olsa benim farkıma varıyor. Benim de homm oynadığım biliniyor diyordum... Çok güzel hislerdi bunlar...





http://www.heroesofmightandmagic.com/heroes2/heroesofmightandmagic2ii.shtml
girin bakın adrese, sadeliğe-şıklığa bakın. Kim heyecanlanmazdı ki. Oysa şu an sadece oyunun özelliklerini anlatan bir sayfa bıraktılar Heroes2'den... Ona rağmen insanı heyecanlandırıyor.

Bunun dışında Rage of Mages adlı oyunun internet adresi de benim en beğendiğim adreslerden birisidir.



http://www.rageofmages.com/

Aşağıda Rage of Mages:Necromancer Coming soon yazar, oysa ben o oyunu ortaokul 2'de iken, alıp oynayıp bitirdim. Sanki adamlar sesimi duyuyorda ne güncelliyor ne de yayından kaldırıyor. Zevk aldığımı biliyorlar sanki bundan...

Bu tarz tadları, büyük üniversitelerin tez konularını yayınladıkları adreslerinde bulabiliriz. Adamlar internetin ilk kullanıcıları ve networking ile bilgilerini ilk paylaşanlar. Üstelik bu tip eserler üzerinde yayın hakkı vs. gibi çok önemli değişiklik yapmayı kısıtlayan unsurlar olduğu için, adresleri güncellemekte sorun oluyor. 1995'de yapılan adres ilk günkü gibi kalakalıyor...

Sonra o tadları bir de çocukları hedef kitle olarak gören sitelerde vs. görüyoruz. Anne babalar çocukları için bir site yapıyor, doğrudan microsoft office üzerinden gidiyorlar... Tabi çok tatlı sade şirin bir internet sitesi çıkıyor...

Ha sonra bazı istisnalar da yok değil. Aslına bakarsanız içerik olarak pek şirin sayılmayacak adresler var ancak tasarımları hoşuma gidiyor işte naparsın... mesela eşcinsel peter pan'ın sitesi;
http://www.pixyland.org/peterpan/ bu adam takribi kurduğundan beridir aynı konsept üzerinde çalışıyor. İçerik olarak pek şirin değil diyorum, adamın cinsel tercihi değil sorun olan, çakalın bu tip tripler üzerinden işi ticarete dökmesi. Osursan para istiyor sitede...

Hiç yorum yok: